|
İmam Ali Naki (a.s)
Hz. İmam Ali b. Muhammed (a.s), dokuzuncu imamın
oğludur. Lakabı Nakiy'dir. Bazen de Hadi lakabıyla
anılır. 212. yılında Medine'de doğmuştur 254. Hicri
kameri yılında (Şia rivayetlerine göre) Abbasi halifesi
Mu'tazz tarafından zehirlenerek şehit edildi.[1]
Onuncu imam kendi hayatı boyunca Abbasi
halifelerinden yedi tanesini gördü. Onlar, Me'mun,
Mu'tasım, el- Vasık, Mütevekkil, Muntasir, Mustain ve
Mu'tazz'dırlar. 243. yılında Mu'tasım'ın zamanında
değerli babası Bağdat'ta zehirlenip şehit edildiğinde,
kendisi Medine'de idi ve Allah'ın tayini ve babalarının
tanıtması üzerine imamet makamına ulaştı. Mütevekkil'in
zamanına kadar dini eğitimlerle meşgul idi.
Mütevekkil 243 H. yılında dedikodulara kapılarak,
kendi devlet adamlarından birine, imamı o günkü hilafet
merkezi olan Samirra'ya celbetme görevini verdi. Yanı
sıra bir mektup yazıp imamı (a.s) izzetle anarak onunla
görüşmek isteğinde bulundu.[2]
Elbette İmam (a.s) Samerra'ya geldi, gerçi kamuoyunda
hiç bir baskı olmadı. Fakat elinden geldiği kadar imama
eziyet edip ihtiramsızlık etmekten de çekinmedi.
Defalarca imamı katletmek ya da saygınlığını zedelemek
için çağırttı ve Hazretin evini teftiş ettirdi.
Mütevekkil, Abbasi halifelerinin içinde risalet
hanedanına en fazla düşmanlık güden birisiydi. Bilhassa
Hz. Ali'ye (a.s) aşırı kini vardı ve ona açıkça küfür
ediyordu. Eğlencelerde taklitçi birini O hazreti taklit
etmekle görevlendirdi ve kendisi bu sahnelere bakarak
gülüp eğleniyordu. Yine onun emriyle 237. yılında
Kerbela'da İmam Hüseyin'in türbesinin kubbesi ve etrafta
yapılan bir çok evleri yıkılarak yerle bir edildi.
İmamın, tahrip ettikleri türbesini su altına bıraktılar.
Daha sonra sürülüp, oradaki tüm eserleri yok etmek için,
ziraat yapılmasına emir verdi.[3]
Mütevekkil'in hilafet yıllarında Hicaz'daki Şii
seyitlerin yaşantısı daha da acınacak hale gelmişti.
Öyle ki, kadınların örtünecek elbiseleri bile yoktu.
Hatta bir çarşafı namaz vakti olunca sırayla
kullanıyorlardı.[4]
Bu baskı ve eziyetleri Mısır'da yaşayan Şiilere de yaptı.
Onuncu imam, Mütevekkil'in bu tür işkence ve
eziyetlerine Mütevekkil ölünceye kadar katlandı. Ondan
sonra Muntasır, Mustain ve Mu'tazz işbaşına geldiler ve
sonunda Mu'tazz'ın sinsice planları sonucu zehirlenerek
şehit oldu.
[1]- Usul-u
Kafi, c.1, S 497-502. İrşad-ı Müfid, s.307. Delail-ul
İmame, s.216-222. Fusul-ul Mühimme, s.256-265.
Tezkiret-ul Havas, s.362. Menakıb-ı İbn-i Şehraşub,
c.4, s.401-420.
[2]-
İrşad-ı Müfid, s.307-313. Usul-u Kafi, c.1, s.501.
Fusul-ul Mühimme, s.261. Tezkiret-ul Havas, s.359.
Menakıb-ı İbn-i Şehraşub, c.4, s.417. İsbat-ül Vasiyye,
s.176. Yakubi Tarihi, c.3, s.217.
[3]-
Makatil-ut Talibiyyin, s.395.
[4]-
Makatil-ut Talibiyyin, s.395 ve 396.
|
|